“Tasarımın gerçek özü, gelenek ve yenilik arasındaki mükemmel dengeyi bulmakta yatıyor.”

Mohammad Delasa
— Fall 1998

Mohammad Delasa Hakkında

Aklımda, halı tasarımındaki her desen benzersiz bir hikâye anlatıyor ve bu desenler matematik yasaları ve sanat sezgisi ile birleştirildiğinde; yaratıcılarının zihnini, kimliğini ve inançlarını yansıtıyorlar. Doğduğum gelenek ve kültürde halılar, Pers krallarının görkemli salonlarından küçük göçebe kabilelerin çadırlarına kadar nerede bulunurlarsa bulunsunlar gelecek nesillere her zaman değer verilmiş ve değerli miras olarak aktarılmıştır. Geleneğime göre halı, genç bir çiftin evlenmeden önce edindiği ilk mülkiyettir, aile hayatının temellerinin üzerine inşa edildiği bir semboldür.

Çocukluğumda yapmaktan en çok keyif aldığım şey sulu boya ve yağlı boyaydı. Tek amacım, üniversitede sanat ile ilgili bir alanda okumaktı. 1998 yılında halı tasarımı okumak için Saba Sanat ve Mimarlık Fakültesi’ne girdim ve burada deneyimli profesörlerin bilgi ve bakış açılarından yararlandım. Birinci sınıftayken ve halı tasarımı konusunda çok az bilgim varken, en büyük halı üreticilerinden biri tarafından satın alınan ve dokunan Bahtiyari kabilesinden unutulmuş motiflerden esinlenerek modern bir tasarım yarattım. Bu deneyim o kadar ilham vericiydi ki, çalışmalarımın sonunda geleneksel olarak her biri halı üreticileri tarafından satın alınan ve dokunan 385’ten fazla modern ve klasik deseni kâğıt üzerinde fırça ile elle tasarlamıştım.

Klasik İran halısı tasarımlarıyla ilgili akademik çalışmalarımın yanı sıra, sanatın geleneksel denge ve simetri odağından uzaklaşmaya başladığı, resim ve mimaride modern tarzlar yarattığı 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkan modern Avrupa sanat akımlarına ilgi duydum. Bunun sonucunda, klasik ve modern tasarımlar arasında her zaman anlamlı bir bağlantı kurmaya çalışıyordum, “klasik tasarımların özgünlüğü ile modern tasarımların çekiciliği arasında bir köprü.” Amansız çabalarımın sonucu, bu tasarımların zamansız kalitesini modern stillerin cazibesiyle harmanlayan eşsiz bir klasik tasarım tarzı ortaya çıkarmak oldu.

Mezun olduktan sonra; el dokuması, ipek el dokuması, makine halısı ve döşemelik kumaşlar alanında çeşitli firmalarla iş birliği yaptım. Bu bir yıl boyunca yarattığım tasarımların 90’ından fazlası İran, Türkiye, Özbekistan, ABD, Kanada ve Çin’deki halı üreticileri tarafından dokunup üretildi.

2014 Yılında İstanbul’da Delasa Tasarım Stüdyosu’nu kurdum ve dünya çapındaki büyük halı üreticileriyle çalışarak değerli deneyimler kazandım. Günümüzde Delasa Stüdyosu, halı endüstrisi için yeni tasarım fikirlerinin, tekniklerinin, renklerinin ve ham maddelerinin sistematik bir süreç içinde geliştirildiği bir yerdir. Burası, her müşteri için benzersiz ve özelleştirilmiş bir stil yaratarak vizyonlarını anlamak ve ihtiyaçlarını aşmak amacıyla onlarla yakın bir şekilde çalıştığımız yerdir.

Halı tasarımı dünyasındaki yolculuğumun başlamasından bu yana on beş yıl geçti. Aklım yeni kültürleri, sanatsal tarzları ve kalıpları incelemekten asla yorulmaz. Bu tarzları birleştirmek için devingen olan çabam, tasarımlarımın dayanıklı ve zamansız hale gelmesinin nedenidir.